Atilla KÖPRÜLÜOĞLU

Atilla KÖPRÜLÜOĞLU

Köşe Yazarı
Yazarın Tüm Yazıları >

SÜPER  KUPA’NIN  ŞÖVALYESİ

A+A-

 

Ahlâk ve insanın yükümlülükleri hakkında güvenebileceğim ne biliyorsam onu futbola borçluyum-Albert Camus

 

İngiliz Premier Ligi’nin devleri 

Liverpool ve Chelsea, İstanbul'da

UEFA Süper Kupa Finali oynadı.

Her zaman siyah-beyaz olan Beşiktaş Park stadı,

sadece bu maç için "Kırmızı" ve "Mavi''ydi. 

Şampiyonluk Kupası'nı kaldıran da ’’Kırmızılar’’ oldu.

İlk kez bu düzeyde maçı kadın hakemler 

yöneterek tarihe geçti.

Fransız Stephanie Frappart, ödünsüz tutumu 

ve isabetli kararlarıyla hayranlık uyandırdı.

40 binin üzerinde seyirci, 120 dakikalık 

mücadelede futbola doydu.

215 ülke televizyonu, İstanbul’un güzelliklerini 

de katarak karşılaşmayı naklen verdi.

Maç öncesi halk oyunları gösterileri, TRT 

İstanbul Radyosu Çoksesli Çocuk Korosu ile 

Türkiye Bedensel Engelliler Federasyonu’ndan 

çocukların Bob Marley’in ‘’Three Little Birds’’ 

şarkısını seslendirmesi hoşluktu. 

UEFA, bülteninde "İki kıtanın bulustüğü Boğaz'ın kıyısında kusursuz stat" ifadesine yer verdi.

Liverpool Teknik Direktörü Jürgen Kloop, 

‘’Stadyumdaki atmosfer olağanüstüydü. 

Teşekkürler İstanbul’’ dedi, Türk seyircileri kutladı.

 

****

Mücadelede fair play ruhuna, centilmenliğe 

aykırı bir hadise de yaşandı.

Henüz 14.dakika oynanıyordu, sosyal medyada çektiği videolarla tanınan

YouTuber olduğu bildirilen bir şahıs, sahaya atladı, futbolcular 

arasında koşmaya başladı.

Özel güvenlikçilerce derdest edildi. 

Ülkemizin prestijini alt üst edendi.

Organizasyon sorunsuz giderken 

Dünya’nın gözleri önünde -takipçi 

kasacaksın diye- şovunla

Türkiye’nin imajını bozmaya ne hakkın var

Ey trol. Ey safoş. Ey kıt akıllı. Ey maganda!..

Gözaltına alın, serbest kalınca da "Tüm Türk halkından özür diliyorum. Beni affetmelerini diliyorum" la video çek!

Neyin affı?

 

****

Bu yazıya asıl konu olan 

"Süper Gece’nin Süper Güzelliği’'ni aktaralım;

Liverpool’un Senegalli 

oyuncusu Sadio Mane iyi bir performans göstermiş, bir de gol atmıştır.

Oyundan çıktıktan sonra yedek kulübesinde dinlenmektedir.

Bir ara gözü top toplayıcı çocuğa takılır.

Onu el işaretiyle yanına çağırır.

Sonra da arkasına sakladığı bir takımının formasını 

çıkarıp  verir.

Çocuk sürprizden öylesine mutlu ki, sevincini 

futbolcuya sarılarak gösterir.

Sempatikliğe, zarifliğe bakınız!

Bir çocuğu sevindirmek, dünyayı kısa bir süre güzelleştirmek...

Bundan hoş hareket ne olabilir ki?

Mane, bir bakışıyla, bir dokunuşuyla, 

bir sarılışıyla, bir gülümsemesiyle ve bir 

formayla bir başka bayram 

sevinci yarattı o çocuğa!..

 

****

‘’Futbolcu çim sahada topla seyirciyi büyüler!’’

Bu söz Ferit Edgü’ye aittir;

’’Sen mutluluğun resmini yapabilir misin?’’ 

Abidin Dino’nun 1966 Dünya Kupası'nı belgeleyen

film ve çekim öncesi eskizleriyle ilgili yorumudur yazarın!

Nâzım Baba’nın can dostu Dino, 

futbolcuyu sahadaki 

‘’şövalye’’ olarak düşlemiştir çalışmasında.

Futbolcu sadece

oyunuyla seyirciyi büyülemez.

Saha dışı tavırlarıyla, duruşuyla da büyüleyebilir tribünleri.

O da önce insandır, sevmeye, sevilmeye ihtiyacı olandır.

Sporun bütün dallarında sevdiğin, sevebildiğin 

müddetçe varsındır...

 

****

Unutulmaz finalin en ‘’Kırmızılısı’’dır Sadio Mane!

Yoksul Afrika’dan, Bambali sokaklarından futbolun 

zirvesine tevazuluğuyla yerleşmiş

erdemli bir şövalyedir!

Can Yücel der ki;

‘’Sevdiğin kadar sevileceksin.

Ve karşındakine değer verdiğin 

kadar insansın!’’ 

Süper Kupa’ya kramponlarıyla değil,

yüreğiyle adını 

yazdıran "insandır" Sadio Mane!..

YanıtlaYönlendir

  

 

Bu yazı toplam 880 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.