Atilla KÖPRÜLÜOĞLU

Atilla KÖPRÜLÜOĞLU

Köşe Yazarı
Yazarın Tüm Yazıları >

İYİ İNSAN OLABİLMEK...

A+A-
 

 

Hitler iktidardır...

Almanya faşizme teslimdir.

‘’Ari’’ üstün ırk projesi faaliyete geçmiştir.

Führer, milyonlarca Yahudi’yi toplamış, 

gaz odalarında katletmeye başlamıştır.

1 Eylül 1939’da Almanya Polonya’ya saldırmıştır.

İşgal başlamış, savaş patlamıştır Avrupa’da.

20.yüzyıl kana bulanmıştır Nazilerce!..

 

****

Silahı şiir, şiiri silah ‘’Vatan Haini Vatan Şairi’’dir

Nazım Hikmet... 

O şiiri de cesarete kardeştir.

‘’Yurt ve yurttaş özleminin somutlaşmış’’ anıtıdır.

Asıl işidir; "ozanlık, yazarlık, barış havariliği"...

Kurtuluş Savaşı’mızı da tek destanlaştırandır.

Hapislikler, işkenceler, sürgünlerde

‘’alnımın çizgilerindesin memleketim, 

memleketim/memleketim, memleketim’’ 

diye inleyerek ölendir...

 

****

Tanya, 

daha 18 yaşında 

bir Rus direnişçidir.

Asıl ismi ‘’yaşam’’ demek olan "Zoya'’dır.

Nazi işgaline karşı gönüllü çarpışmış, yakalandığında da 

aşağılanmıştır, tecavüze uğramıştır.

Yine de SS’lere ser verip sır vermemiştir.

Darağacında son cümlesi;

 ‘’190 milyon kişiyi asamazsınız’’ olmuştur.

Nâzım da onu 

‘’ve karların üstünde muzaffer gülümseyişi’’yle

yazmış ve eklemiştir;

‘’seni astılar memleketini sevdiğin için/ ben 

memleketimi sevdiğim için hapisteyim...’’

 

****

Naziler’in kitaplar yaktığı, bilim insanlarını

sanatçıları toplama kamplarına 

götürdüğü, tiyatro binalarını mühürlediği günlerdir...

Hitler bir akşam Berlin’de Charlottenburg 

Tiyarosu’na gelir. 

Bavyeralı "Almanların Şarlosu" Kabare Sanatçısı  

Karl Valentin’i izleyecektir.

Valentin sürekli Alman sermayesi ile 

Naziler arasındaki ‘’akçeli ilişkiye’’ dokundurmaktadır performansında;

‘’Ve büyük şef siyah Mercedes’i ile köşeyi dönüyordu.’’

Deyim yerindeyse "nasırına basılan" 

Führer çok bozulmuştur, gestapolarla 

sanatçıyı uyarır.

Ertesi akşam yine sahnededir Valentin.

Finalde haykırır; ‘’Heil!..Heil…Heil!..’’

Sanatçıdan bunu beklemeyen seyirci şoktadır. 

Sessizliği bozan yine Valentin’dir;

‘’Ne bakıyorsunuz? Adamın adını unuttum!..’’

Seyirci kahkahaya boğulur, gestapolar çıldırmıştır.

Tiyatrocu Cansu Fırıncı öyküyü; 

‘’Bu bir faşizm hikayesidir’’ diye anlatır.

 

****

Faşizm günlerinde Hitler Prag’ı da işgal etmiştir.

Genç yaşlı çocuk demeden Yahudi avı başlamıştır.

İngiliz asıllı borsacı Sir Nicholas Winton, 

Auschwitz Kampı’ndaki çoğu Yahudi 669 çocuğu 

8 tren ayarlayarak 

Almanya üzerinden İngiltere’ye kaçırmış, 

insan öldürmekten zevk alanların elinden

hayatlarını kurtarmıştır.

Winton bununla da kalmamış, çocukların 

her birine aile bulmuştur.

 

****

1988’dir sene. Winton’un ‘’gizlediği’’ kahramanlığı 

yarım asır sonra eşi Grete sayesinde ortaya çıkmıştır.

Evlerinin çatı katında bir çantada kocasının 

kaçırdığı çocukların isimlerini yazdığı 

not defterini bulmuştur fotoğraflarıyla ve BBC ile paylaşmıştır.

Kanalın ‘’Thats’s Life-İşte Hayat’’ programı 

yapımcıları da, çocukların çoğunu bulmayı başarmıştır.

(55-60’tır artık yaşları) 

Stüdyoya davet edilen Winton’un haberi yoktur.

İsmi anons edilince, koltuklarda oturanlar ayaktadır.

Sir Winton bir anlam verememiştir bu duruma. 

Herkesin “teşekkürler” diye tempo 

tutmasına iyice şaşırmıştır.

Oysa; salondakilerin hepsi de, onun elli yıl önce 

toplama kampından kurtardığı çocuklardır. 

Şimdi hepsi koca adam ve kadın olmuş, 

sayesinde hayatta kalarak, yeni bir 

başlangıç yapmışlardır.

Sir Nicholas Winton duygulanır,

göz yaşlarını tutamaz!

 

****

Öykü gerçektir, yürek kavurur!

Winton 28 Ocak 2014’te Çekya’nın en yüksek 

onur nişanı ‘’Beyaz Arslan’la ödüllendirilir.

Slovak yönetmen Matej Minac ‘’İyiliğin Gücü’’filmini yapar.

Winton 4 yıl önce 106 yaşındayken hayatını kaybeder.

O artık gerçekten kurtardığı 669 çocuğun 

yaşamlarına ışık tutmuş bir kahramandır!

 

****

Bazı insanlar ölümsüzdür.

Bilge de der  ya; 

"İnsandır, ölünce yaşar.

İnsandır; yaşarken ölür, insandır ölünce yaşar!

“Yaşamdan sonra da hatırlanmak isterseniz, 

ya okunmaya değer şeyler yazın ya da 

yazılmaya değer şeyler yaşayın!”

Benjamin Franklin sözüdür. 

Bu dünyadan onurlarıyla geçmiş, 

faşizme karşı mücadele etmiş 

Karl Valentin, 

Tanya, 

"Büyük Şair" 

Nâzım Hikmet, 

Sir Nicholas Winton’u anımsatan!..

Hayatta her şey olabilirsin ama önemlisi 

hayatta ‘’iyi insan olabilmek’’ değil midir?

YanıtlaTümünü yanıtlaYönlendir

 
Bu yazı toplam 798 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.